Instagram’a bir kedi fotoğrafı daha yüklemek üzereyseniz, durun... Tamam, en az 100 ‘layk’ı, fotoğrafın altını dolduracak sevgi nidaları şimdiden garanti ama daha iyisi var. Yeni kedi artık keçi... En azından internette. Edirne’nin ötesindeki sosyal medyada sakallı ve inatçı dostlarımızla ilgili her şey yeni bir çılgınlığa yol veriyor. Çünkü yaptıkları her şey bize fantastik geliyor. Sesleri, halleri, tavırları, duruşları ve evet o dillere destan inatları... İyisi mi, biraz keçi fotoğrafı stoklayın; yeni dalga Türkiye’yi de gelip vurduğunda eliniz böğrünüzde kalmayın. Keçiye yatırım yapın, kazanın!
Keçiler bu şöhrete bir günde ulaşmadı... İnsanoğlu, sarmanıyla tekiriyle, huysuzuyla kurnazıyla kedilere sarmışken, onlar sabırla kendi dünyalarında en iyi bildikleri işle uğraşmaya, yani ne bulurlarsa onu kemirmeye devam ettiler... Atladılar, zıpladılar, beee’lediler, boynuzlarını tokuşturdular ve nihayet 2013 civarında yaratıcı beyinlerin çekim alanına girdiler. İki yıl önce bir patates cipsi markasının, Super Bowl (Amerikan Futbol Ligi finali) sırasında yayına verdiği reklam, efsane oldu. Ardından Goat Simulator (Keçi Simülatörü) ismiyle, başta küçük bir hoşluk olarak tasarlanan oyun, geçen sene yapımcılarını zengin etti (Oyunda, bir keçi kılığına bürünerek bütün bir şehri kemirip duruyor, şehir plancılarının, belediye başkanlarının ve sade vatandaşların felaketi oluyorsunuz). Bizde de Kadir İnanır, hem ekranı hem karizmasını geçen sene bir keçiyle paylaştı.
ÇİN TAKVİMİNDE DE KEÇİ YILI
Bu da yetmezse, YouTube’a, Twitter’a, Facebook’a bakın... Domuzun üzerinde zıplayan keçi... Eşekle dalga geçen keçi... Köpek yavrularına dünyayı dar eden keçi... Hepsinden güzeli, tramplende keyfine bakan keçi... Bela arayan varsa, tüm bir kasabaya hayatı dar eden keçi... İnsan gibi bağıran keçiler (doğrusu, bu önce eğlendiriyor; sonra biraz sinir bozuyor)... Ve nihayet keçi gibi bağıran insanlar (bu sadece sinir bozuyor)... Ayrıca her gün milyonlarca insanın ziyaret ettiği keçi kameraları, naklen yayınlar, spor yapan keçiler... Boynuzlardan, sakallardan, beee’lerden ibaret, uçsuz bucaksız bir dünya. İnternet analizleri, giderek yükselen bu trendin, bu sene zirveye ulaşacağını söylüyor.
Biraz mantıklı olalım; bugünlere kedi köpek fotoğraflarıyla geldiysek, bunun bir sebebi var. Antik Mısır’da, neredeyse on bin yıl evvel kediyi evcilleştirdik (ya da onlar bizi evcilleştirdi!); avcı-toplayıcı zamanlarımızdan beri yanımızda bir köpekle dolaşıyoruz; yani kediyle köpekle iyi kötü bir hukukumuz var, fotoğraflarını paylaşmamız doğaldır. Peki keçiyle nasıl bir irtibat kurabiliriz? Yolunuz bugüne dek keçilerle kesişmediyse, İngiliz Keçi Cemiyeti’nin yetkililerine kulak verin: “Bir keçi, biraz kedi biraz da köpektir. Köpeklerden daha bağımsız ruhludur; kedilere göreyse eğitilmeye daha meyillidir.” Aradığınız böyle bir şey olabilir mi?
Aramıyorsanız bile bir kenara not edin; bu artık bir fetiş. İnternetin son fetişi... Üstelik Çin takviminde keçi yılına girdiğimiz bugünlerde, ortam gitgide daha fazla keçiye kesiyor (Meraklısına not: Çin karakterlerinin yazımındaki ortaklık yüzünden bu yılın keçinin mi, koyunun mu yoksa koçun mu yılı olduğuna dair ihtilaf var ama uzmanlar keçiye yakın). Keçiler de finişe yakın. Google trendleri, kedilerin interneti 2006 civarında ele geçirdiğine işaret ediyor. Yani kediler 9 yıl ferah ferah hüküm sürdü. Ama artık krallıkları sallanıyor. Üstelik inatçı boynuzların marifetiyle...
(Yenal Bilgici / Hürriyet)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder